Foruma hoş geldin, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Olumlu Görüşme Sinem mi? veya Bu Dudaklar Öpülmez mi?

Bey Hude Çevrimdışı
18 Haz 2015
25
0
Cinsiyetiniz nedir?
Bu kullanıcıyla anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini lütfen unutmayın.
“Zap suyu derin akar/Sinem sinem mi sinem mi/Can alır yürek yakar/Sinem sinem mi sinem mi/Zap suyu geçit vermez/Sinem sinem mi sinem mi/Sırrına akıl ermez/Sinem sinem mi sinem mi”
Ne zaman bir yazı için PC’nin başına otursam koyacağım başlığı ölçüp biçer, tartarım; çünkü yazının başlığı çocuğa isim koymak kadar mühimdir nazarımda.

Müteveffa Nuray Hafiftaş ile özdeşleşmiş Van yöresine ait bu türküyü mırıldanıp durmuştum, Sinem ile takriben bir ayı bulan Twitter yazışmalarımız esnasında. Forum’un popüler ten terapistlerinden Türkmen güzeli Sinem’in beni vuran en önemli özelliği, geceleri DM’den tatlı tatlı mesajlaşmalarımıza gösterdiği sabırdır (happy)

Henüz tam anlamıyla sökemediği Türkçesiyle geceleri Twitter’da yazışmalarımız çok hoşuma gitmişti. Sağ olsun. “Ön sevişme”nin peşrevidir bir tür bu cilveli, işveli yazışmalar… Yüz yüze geldiğiniz anda bu yazışmalarla bir “asgari müşterek” oluşturduğunuz için ne konuşacağınızı bilemeden kekelememeniz için gayet olumlu bir basamaktır dozunda yazışmak, not edeyim.

Okuduğum yorumlardan az buçuk gözüm de korkmuştu hani! Bir “Vampirella” mıydı? Diller, dişler, ısırıklar gırlaydı yorumlarda… Görüşen arkadaşların aklını başından alan enerjisi, bende “performans kaygısı” dahi oluşturmuştu. Tüm bunların odağında “Yar Sinem mi” diyerek yola koyuldum.

Macar yönetmen Zoltan Fabri’nin Cehennemde İki Devre filminden ödünç alarak Sinem’le Cennette İki Devre demekte beis görmüyorum. Mola esnasında öpüşmeyen escort’lardan konuşurken yorgun gözleriyle bana bakıp şöyle dedi: Bu dudaklar öpülmez mi? Uyuyan minik devin geri dönüşüyle ikinci devrede sağlı sollu hücumlar, kontrataklar, VAR’a başvurulan pozisyonlar, derin ara pasları, forvetin azimli ve kararlı bir şekilde golü koklaması ve goooool! Maskülen, eril egemen bir anlayışın kadını metalaştıran diline her zaman karşı durdum! Teşbihte hata olmaz fehvasınca bu “futbol” metaforu, sadece “yatay”daki halimizi kafalarında canlandıracak arkadaşlara bunu hissettirebilme gayreti… Bu da yazının başlığının diğer hikâyesiydi ey hedonizm müritleri!

Şimdiii… Herkesin “kaçamak” gerekçesi farklıdır. Kimi iri memeye hasta kimi limon kıvamında olanına, kimi okkalı popoya kul kimi vurgun “oral'et" belasına… Kimi muhabbeti kıvamında olana mayna kimi direkt adamı uçurup yere konduruna… Bu fakir âdem ise kalkık kalın kaşın gölgelediği badem göze, minyon bedendeki harlı ateşe, benzer kültürel genlere sahip Türkmenistanlı bir kadının göçebe ruhundaki yankıya…

İlla ki “ön sevişme”nin peşrevi tatlı bir muhabbet… Bu fakirin olmazsa olmazı! Petting’i, necking’i cümle içinde kullanan var mı? Yok mu? Olsun. En fazla otuz dakikaya ayarlıdır gözler ve X-Ray olur ruhlar… Biraz çerez, şarap, likör veya her anın içkisi “yenilebilen ekmek” bira… Bir de ev sahibesi kendi elleriyle yiyecek bir şeyler de hazırlamışsa… Dersin ki “Incall candır, onu sevmeyen havyardır!”
Yoo, kare masada tuzsuz ayçekirdeği vardı sadece… Su içer misin, diye sordu. Suyumu gelirken içtiğimi söyledim. Zaten hava yağmurluydu. Ben almıştım dujjj... En doğalından (happy) Hooop! X-Ray’ler çalıştı. Altı yedi dakika sonra yanıma gelsene, dedim. Bacaklarını toplayıp oturdu yanıma… Sarıldım. Sokuldu iyice koynuma… Yumuşacıktı. Dudakları kaydı dudaklarıma… A-ha! İşte o meşhur ısırma! Dilime bonfile muamelesi yapılmakta… Kucağımda ileri geri fış fış kayıkçı oynarken kucakladım ve doğru Cennette İki Devre’nin stüdyosuna…

Kuş gibiydi. Kartal gibiydim. Jazz icracıları da böyledir. Sahneye çıkınca vahşi bir kedi gibi olurlar. The Cat: Beyabani! Üstteki futbol metaforunu okuyarak hayal gücünüzü çalıştırabilirsiniz… Kolay gelsin. Hani çoğu “görüşmeci” arkadaş, “o özel anlar bize kalsın” deyip teğet geçiyorlar ya… Okuyanlara bir faydam dokunsun isterim, amme hizmeti yapma mesuliyeti içindeyim: Tonlaması, kırık Türkçesi ile alın size "ilan ve reklam içerdiği için bu kelimeyi kullanmak yasaktır " deneyimi… Ki o sitede puanlama yapılır. Barış ağabey gibiyim: 10, 10, 10, 10… 40 puanla uğurluyorum Sinem’i (h)

Öpüşmeyi çok seviyor… Belki de beni bu denli şehvetli öptü, ben bilemiyor (happy) Dudaklarımın içi hâlâ yanıp duruyor… Ama ne tatlıdır bu sızlama ile yanma arası kamaşma… Sevişmeyi daha da çok seviyor. En azından benimle öyleydi... Aramızdan su sızmayacak kadar yakınken bana söylediği gibi: “İşimi yapıyorum”. Fazlasıyla yapıyor işini hem de! Öyle yap, şöyle yap demenize gerek yok. O takım ruhu içinde elinden geleni esirgemiyor zaten.

Kadın çiçek gibidir; tutmasını bilirsen güldür, bilmezsen diken olur… Partnerinize doğru dürüst davrandığınız takdirde sizi uçurmaması düşünülemez. Benim düsturum zevk/haz vermek olduğu için… Hele hele -kısa süreli bir beraberlik de olsa- sizden hoşlandıysa, kanı kaynamışsa… Sallar sallar vurur sizi duvara…

Üzerimde nemli ve sıcacık üs kurup da sağ elini açıp kırmızı ojeli parmaklarını göğsüme koyduğunda ve boynu arkaya düştüğünde Viyana da düştü… Apfelstrudel kasıklarımda düşten gerçeğe dönüştü! Bacaklarımın arasına kumral saçıyla perde kurdu, dudaklarının arasında büyüttü Jr. Elvis’i… Elvis bi' ölmedi be birader, içimde yaşıyor!

Sen de çok ve iyi yaşa Sinem, sen de mutlu yaşa!
 
kadikoylu Çevrimdışı

kadikoylu

Biracı
29 Nis 2014
9,311
10,258
Cinsiyetiniz nedir?
Bay
İleri-geri sarmalarla, araya atılan köprü cümlelerle, bazen Brechtvari öğretici (didaktik) ve seyirciye (okuyucuya) direkt hitap etmelerle ve daha birçok şeyle, bir festival filmi (halk arasında sanat filmi olarak da bilinir :)) tadında, son satırına kadar zevk alarak, sıkılmadan okuduğum bir paylaşım olmuş. Klavyenize ve emeğinize sağlık Beyabani (clap) Eğer mesleğiniz ve/veya eğitiminiz edebiyat, senaristlik vb. değilse, gerçekten doğuştan gelen sağlam bir yeteneğiniz var (y) Tabii ki, bunları yazdıran "minnoş pirana" sinem e de değinmezsek ayıp olur. Teşekkürler her iki tarafa da...
 
House Çevrimdışı

House

Carpe diem
17 Mar 2019
523
598
Cinsiyetiniz nedir?
Bay
Böylesine bir yazıya, böylesine bir anlatıma kuru kuru teşekkür edilmez, ama benim gibi mühendisten de hakkını verecek yazı zor çıkar :)

İyisi mi, ben işin o tarafını sevgili (Sultan) Derbeder Derwish e havale edeyim :D
 
Bey Hude Çevrimdışı
18 Haz 2015
25
0
Cinsiyetiniz nedir?
Bu kullanıcıyla anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini lütfen unutmayın.
İleri-geri sarmalarla, araya atılan köprü cümlelerle, bazen Brechtvari öğretici (didaktik) ve seyirciye (okuyucuya) direkt hitap etmelerle ve daha birçok şeyle, bir festival filmi (halk arasında sanat filmi olarak da bilinir :)) tadında, son satırına kadar zevk alarak, sıkılmadan okuduğum bir paylaşım olmuş. Klavyenize ve emeğinize sağlık Beyabani (clap) Eğer mesleğiniz ve/veya eğitiminiz edebiyat, senaristlik vb. değilse, gerçekten doğuştan gelen sağlam bir yeteneğiniz var (y) Tabii ki, bunları yazdıran "minnoş pirana" sinem e de değinmezsek ayıp olur. Teşekkürler her iki tarafa da...

Görebilen gözlere müteşekkirim. Değerli kadıköylü, analiziniz beni ziyadesiyle memnun etti. Ferhan Şensoy ustamızın Brechtyen ekole yakınlığının bir benzerini bu yazıda görüp layıkıyla değerlendirmenize hayran kaldım. Büyük övgüleriniz karşısında mahcup da oldum. Bir Bertolucci filmi gibi... F. Truffaut'nun 400 Darbesi gibi... Geçmişimiz bugünün üzerinde gösterir egemenliğini... Her ten yârenliği bunun izleriyle akar gider... Derinliğine tahliliniz için yürekten teşekkür ederim.
 
Cromwell Çevrimdışı

Cromwell

Lanet olsun atom fiziğine, bundan sonra itlik
9 Şub 2019
1,668
2,461
Cinsiyetiniz nedir?
Bay
Bu kullanıcıyla anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini lütfen unutmayın.
Beyabani, yine döktürmüşsünüz , elinize , dilinize , dudaklarınıza ve Jr Elvis'sinize sağlık :)
Ünlü firmanın packshot'ında geçtiği gibi "ateş sizi çağırıyor" demişler, siz doğrudan teşrif etmişsiniz, kızgın kumlardan lavlara atlayarak erimişsiniz. Kurban olmanızdan mütevellit, havalar güneş açmış, sizin de yüzünüzden gülücükler açmış.
sinem hanıma da " Türkmen kızı ,Türkmen kızı ... Sen allar giy, ben kırmızı" türküsünü ithaf edelim :)
Elvis binayı terketmemiş, dinleyiciler bis istiyorlar...:hayran:
 
Bey Hude Çevrimdışı
18 Haz 2015
25
0
Cinsiyetiniz nedir?
Bu kullanıcıyla anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini lütfen unutmayın.
Beyabani, yine döktürmüşsünüz , elinize , dilinize , dudaklarınıza ve Jr Elvis'sinize sağlık :)
Ünlü firmanın packshot'ında geçtiği gibi "ateş sizi çağırıyor" demişler, siz doğrudan teşrif etmişsiniz, kızgın kumlardan lavlara atlayarak erimişsiniz. Kurban olmanızdan mütevellit, havalar güneş açmış, sizin de yüzünüzden gülücükler açmış.
sinem hanıma da " Türkmen kızı ,Türkmen kızı ... Sen allar giy, ben kırmızı" türküsünü ithaf edelim :)
Elvis binayı terketmemiş, dinleyiciler bis istiyorlar...:hayran:

Değerli Dreadnaught, teveccüh göstermişsiniz, sağ olunuz. Ateşler içindeyiz hep... Ateşe tapan pervane misali... Jübileye beş kala Elvis ile çarpışıyor Beyabani... Sağlıcakla, muhabbetle.
 
SIRADAN Çevrimdışı
18 Eki 2018
131
19
Bu kullanıcıyla anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini lütfen unutmayın.
â€å“zap suyu derin akar/sinem sinem mi sinem mi/can alır yürek yakar/sinem sinem mi sinem mi/zap suyu geçit vermez/sinem sinem mi sinem mi/sırrına akıl ermez/sinem sinem mi sinem mi”
ne zaman bir yazı için pc’nin başına otursam koyacağım başlığı ölçüp biçer, tartarım; çünkü yazının başlığı çocuğa isim koymak kadar mühimdir nazarımda.

Müteveffa nuray hafiftaş ile özdeşleşmiş van yöresine ait bu türküyü mırıldanıp durmuştum, sinem ile takriben bir ayı bulan twitter yazışmalarımız esnasında. Forum’un popüler ten terapistlerinden türkmen güzeli sinem’in beni vuran en önemli özelliği, geceleri dm’den tatlı tatlı mesajlaşmalarımıza gösterdiği sabırdır (happy)

henüz tam anlamıyla sökemediği türkçesiyle geceleri twitter’da yazışmalarımız çok hoşuma gitmişti. Sağ olsun. â€å“ön sevişme”nin peşrevidir bir tür bu cilveli, işveli yazışmalar… yüz yüze geldiğiniz anda bu yazışmalarla bir â€å“asgari müşterek” oluşturduğunuz için ne konuşacağınızı bilemeden kekelememeniz için gayet olumlu bir basamaktır dozunda yazışmak, not edeyim.

Okuduğum yorumlardan az buçuk gözüm de korkmuştu hani! Bir â€å“vampirella” mıydı? Diller, dişler, ısırıklar gırlaydı yorumlarda… görüşen arkadaşların aklını başından alan enerjisi, bende â€å“performans kaygısı” dahi oluşturmuştu. Tüm bunların odağında â€å“yar sinem mi” diyerek yola koyuldum.

Macar yönetmen zoltan fabri’nin cehennemde iki devre filminden ödünç alarak sinem’le cennette iki devre demekte beis görmüyorum. Mola esnasında öpüşmeyen escort’lardan konuşurken yorgun gözleriyle bana bakıp şöyle dedi: Bu dudaklar öpülmez mi? Uyuyan minik devin geri dönüşüyle ikinci devrede sağlı sollu hücumlar, kontrataklar, var’a başvurulan pozisyonlar, derin ara pasları, forvetin azimli ve kararlı bir şekilde golü koklaması ve goooool! Maskülen, eril egemen bir anlayışın kadını metalaştıran diline her zaman karşı durdum! Teşbihte hata olmaz fehvasınca bu â€å“futbol” metaforu, sadece â€å“yatay”daki halimizi kafalarında canlandıracak arkadaşlara bunu hissettirebilme gayreti… bu da yazının başlığının diğer hikâyesiydi ey hedonizm müritleri!

şimdiii… herkesin â€å“kaçamak” gerekçesi farklıdır. Kimi iri memeye hasta kimi limon kıvamında olanına, kimi okkalı popoya kul kimi vurgun â€å“oral'et" belasına… kimi muhabbeti kıvamında olana mayna kimi direkt adamı uçurup yere konduruna… bu fakir âdem ise kalkık kalın kaşın gölgelediği badem göze, minyon bedendeki harlı ateşe, benzer kültürel genlere sahip türkmenistanlı bir kadının göçebe ruhundaki yankıya…

illa ki â€å“ön sevişme”nin peşrevi tatlı bir muhabbet… bu fakirin olmazsa olmazı! Petting’i, necking’i cümle içinde kullanan var mı? Yok mu? Olsun. En fazla otuz dakikaya ayarlıdır gözler ve x-ray olur ruhlar… biraz çerez, şarap, likör veya her anın içkisi â€å“yenilebilen ekmek” bira… bir de ev sahibesi kendi elleriyle yiyecek bir şeyler de hazırlamışsa… dersin ki â€å“ıncall candır, onu sevmeyen havyardır!”
yoo, kare masada tuzsuz ayçekirdeği vardı sadece… su içer misin, diye sordu. Suyumu gelirken içtiğimi söyledim. Zaten hava yağmurluydu. Ben almıştım dujjj... En doğalından (happy) hooop! X-ray’ler çalıştı. Altı yedi dakika sonra yanıma gelsene, dedim. Bacaklarını toplayıp oturdu yanıma… sarıldım. Sokuldu iyice koynuma… yumuşacıktı. Dudakları kaydı dudaklarıma… a-ha! Işte o meşhur ısırma! Dilime bonfile muamelesi yapılmakta… kucağımda ileri geri fış fış kayıkçı oynarken kucakladım ve doğru cennette iki devre’nin stüdyosuna…

kuş gibiydi. Kartal gibiydim. Jazz icracıları da böyledir. Sahneye çıkınca vahşi bir kedi gibi olurlar. The cat: Beyabani! üstteki futbol metaforunu okuyarak hayal gücünüzü çalıştırabilirsiniz… kolay gelsin. Hani çoğu â€å“görüşmeci” arkadaş, â€å“o özel anlar bize kalsın” deyip teğet geçiyorlar ya… okuyanlara bir faydam dokunsun isterim, amme hizmeti yapma mesuliyeti içindeyim: Tonlaması, kırık türkçesi ile alın size "ilan ve reklam içerdiği için bu kelimeyi kullanmak yasaktır " deneyimi… ki o sitede puanlama yapılır. Barış ağabey gibiyim: 10, 10, 10, 10… 40 puanla uğurluyorum sinem’i (h)

öpüşmeyi çok seviyor… belki de beni bu denli şehvetli öptü, ben bilemiyor (happy) dudaklarımın içi hâlâ yanıp duruyor… ama ne tatlıdır bu sızlama ile yanma arası kamaşma… sevişmeyi daha da çok seviyor. En azından benimle öyleydi... Aramızdan su sızmayacak kadar yakınken bana söylediği gibi: â€å“işimi yapıyorum”. Fazlasıyla yapıyor işini hem de! öyle yap, şöyle yap demenize gerek yok. O takım ruhu içinde elinden geleni esirgemiyor zaten.

Kadın çiçek gibidir; tutmasını bilirsen güldür, bilmezsen diken olur… partnerinize doğru dürüst davrandığınız takdirde sizi uçurmaması düşünülemez. Benim düsturum zevk/haz vermek olduğu için… hele hele -kısa süreli bir beraberlik de olsa- sizden hoşlandıysa, kanı kaynamışsa… sallar sallar vurur sizi duvara…

üzerimde nemli ve sıcacık üs kurup da sağ elini açıp kırmızı ojeli parmaklarını göğsüme koyduğunda ve boynu arkaya düştüğünde viyana da düştü… apfelstrudel kasıklarımda düşten gerçeğe dönüştü! Bacaklarımın arasına kumral saçıyla perde kurdu, dudaklarının arasında büyüttü jr. Elvis’i… elvis bi' ölmedi be birader, içimde yaşıyor!

Sen de çok ve iyi yaşa sinem, sen de mutlu yaşa!

işlerim yoğun biraz..
Bu paylaşımı okuyup anlamam vakit alaçak..
Zira uzun yazmış beyabani
sakin bir kafayla okuyup düşüncelerimi yazarım..
 
Çevrimdışı

Üye silindi 55882

“Zap suyu derin akar/Sinem sinem mi sinem mi/Can alır yürek yakar/Sinem sinem mi sinem mi/Zap suyu geçit vermez/Sinem sinem mi sinem mi/Sırrına akıl ermez/Sinem sinem mi sinem mi”
Ne zaman bir yazı için PC’nin başına otursam koyacağım başlığı ölçüp biçer, tartarım; çünkü yazının başlığı çocuğa isim koymak kadar mühimdir nazarımda.

Müteveffa Nuray Hafiftaş ile özdeşleşmiş Van yöresine ait bu türküyü mırıldanıp durmuştum, Sinem ile takriben bir ayı bulan Twitter yazışmalarımız esnasında. Forum’un popüler ten terapistlerinden Türkmen güzeli Sinem’in beni vuran en önemli özelliği, geceleri DM’den tatlı tatlı mesajlaşmalarımıza gösterdiği sabırdır (happy)

Henüz tam anlamıyla sökemediği Türkçesiyle geceleri Twitter’da yazışmalarımız çok hoşuma gitmişti. Sağ olsun. “Ön sevişme”nin peşrevidir bir tür bu cilveli, işveli yazışmalar… Yüz yüze geldiğiniz anda bu yazışmalarla bir “asgari müşterek” oluşturduğunuz için ne konuşacağınızı bilemeden kekelememeniz için gayet olumlu bir basamaktır dozunda yazışmak, not edeyim.

Okuduğum yorumlardan az buçuk gözüm de korkmuştu hani! Bir “Vampirella” mıydı? Diller, dişler, ısırıklar gırlaydı yorumlarda… Görüşen arkadaşların aklını başından alan enerjisi, bende “performans kaygısı” dahi oluşturmuştu. Tüm bunların odağında “Yar Sinem mi” diyerek yola koyuldum.

Macar yönetmen Zoltan Fabri’nin Cehennemde İki Devre filminden ödünç alarak Sinem’le Cennette İki Devre demekte beis görmüyorum. Mola esnasında öpüşmeyen escort’lardan konuşurken yorgun gözleriyle bana bakıp şöyle dedi: Bu dudaklar öpülmez mi? Uyuyan minik devin geri dönüşüyle ikinci devrede sağlı sollu hücumlar, kontrataklar, VAR’a başvurulan pozisyonlar, derin ara pasları, forvetin azimli ve kararlı bir şekilde golü koklaması ve goooool! Maskülen, eril egemen bir anlayışın kadını metalaştıran diline her zaman karşı durdum! Teşbihte hata olmaz fehvasınca bu “futbol” metaforu, sadece “yatay”daki halimizi kafalarında canlandıracak arkadaşlara bunu hissettirebilme gayreti… Bu da yazının başlığının diğer hikâyesiydi ey hedonizm müritleri!

Şimdiii… Herkesin “kaçamak” gerekçesi farklıdır. Kimi iri memeye hasta kimi limon kıvamında olanına, kimi okkalı popoya kul kimi vurgun “oral'et" belasına… Kimi muhabbeti kıvamında olana mayna kimi direkt adamı uçurup yere konduruna… Bu fakir âdem ise kalkık kalın kaşın gölgelediği badem göze, minyon bedendeki harlı ateşe, benzer kültürel genlere sahip Türkmenistanlı bir kadının göçebe ruhundaki yankıya…

İlla ki “ön sevişme”nin peşrevi tatlı bir muhabbet… Bu fakirin olmazsa olmazı! Petting’i, necking’i cümle içinde kullanan var mı? Yok mu? Olsun. En fazla otuz dakikaya ayarlıdır gözler ve X-Ray olur ruhlar… Biraz çerez, şarap, likör veya her anın içkisi “yenilebilen ekmek” bira… Bir de ev sahibesi kendi elleriyle yiyecek bir şeyler de hazırlamışsa… Dersin ki “Incall candır, onu sevmeyen havyardır!”
Yoo, kare masada tuzsuz ayçekirdeği vardı sadece… Su içer misin, diye sordu. Suyumu gelirken içtiğimi söyledim. Zaten hava yağmurluydu. Ben almıştım dujjj... En doğalından (happy) Hooop! X-Ray’ler çalıştı. Altı yedi dakika sonra yanıma gelsene, dedim. Bacaklarını toplayıp oturdu yanıma… Sarıldım. Sokuldu iyice koynuma… Yumuşacıktı. Dudakları kaydı dudaklarıma… A-ha! İşte o meşhur ısırma! Dilime bonfile muamelesi yapılmakta… Kucağımda ileri geri fış fış kayıkçı oynarken kucakladım ve doğru Cennette İki Devre’nin stüdyosuna…

Kuş gibiydi. Kartal gibiydim. Jazz icracıları da böyledir. Sahneye çıkınca vahşi bir kedi gibi olurlar. The Cat: Beyabani! Üstteki futbol metaforunu okuyarak hayal gücünüzü çalıştırabilirsiniz… Kolay gelsin. Hani çoğu “görüşmeci” arkadaş, “o özel anlar bize kalsın” deyip teğet geçiyorlar ya… Okuyanlara bir faydam dokunsun isterim, amme hizmeti yapma mesuliyeti içindeyim: Tonlaması, kırık Türkçesi ile alın size "ilan ve reklam içerdiği için bu kelimeyi kullanmak yasaktır " deneyimi… Ki o sitede puanlama yapılır. Barış ağabey gibiyim: 10, 10, 10, 10… 40 puanla uğurluyorum Sinem’i (h)

Öpüşmeyi çok seviyor… Belki de beni bu denli şehvetli öptü, ben bilemiyor (happy) Dudaklarımın içi hâlâ yanıp duruyor… Ama ne tatlıdır bu sızlama ile yanma arası kamaşma… Sevişmeyi daha da çok seviyor. En azından benimle öyleydi... Aramızdan su sızmayacak kadar yakınken bana söylediği gibi: “İşimi yapıyorum”. Fazlasıyla yapıyor işini hem de! Öyle yap, şöyle yap demenize gerek yok. O takım ruhu içinde elinden geleni esirgemiyor zaten.

Kadın çiçek gibidir; tutmasını bilirsen güldür, bilmezsen diken olur… Partnerinize doğru dürüst davrandığınız takdirde sizi uçurmaması düşünülemez. Benim düsturum zevk/haz vermek olduğu için… Hele hele -kısa süreli bir beraberlik de olsa- sizden hoşlandıysa, kanı kaynamışsa… Sallar sallar vurur sizi duvara…

Üzerimde nemli ve sıcacık üs kurup da sağ elini açıp kırmızı ojeli parmaklarını göğsüme koyduğunda ve boynu arkaya düştüğünde Viyana da düştü… Apfelstrudel kasıklarımda düşten gerçeğe dönüştü! Bacaklarımın arasına kumral saçıyla perde kurdu, dudaklarının arasında büyüttü Jr. Elvis’i… Elvis bi' ölmedi be birader, içimde yaşıyor!

Sen de çok ve iyi yaşa Sinem, sen de mutlu yaşa!

Oy oy oy bir ay twitter dm dan geceleri uyumayip yazişan Sinemle Beyabani sonunda kavuşmuş(giggle)o kadar güzel sözler yazyorduki inanılmaz hoşuma gidiyordu turkçem az ama anliyordum.acaba nasıl biri diye çok merak ediyorum gerçekten.ilk görüşmemiz iptal olmuştu ikinci görüşme için randevulaştik ve o gün geldi sabah bana yazdiki içimde bir sıkıntı var diye.o saat geldi inanılmaz bir yağmur yağmaya başladı dediki bana taksi bulamıyorum bende geri dön ıslanmişsindir hasta olursun dedim.olsun seni görmem lazım dedi.o kadar güzel insansinki tanidigima çok ama çok mutlu oldum iyikide geldin.seninle sevişmek zevkliydi ateşli opuşmelerimiz unutulmaz.güzel hediyelerin içinde çok teşekkür ederim çok beğendim :* burdan yine bir kişiye teşekkür ederim onun sayesinde tanıştık kendisini çok severim:*Beyabanicim her zaman kapim açık sana biliyorsun bunu hoşca kal:* sevgiler.
 
Bey Hude Çevrimdışı
18 Haz 2015
25
0
Cinsiyetiniz nedir?
Bu kullanıcıyla anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini lütfen unutmayın.
Oy oy oy bir ay twitter dm dan geceleri uyumayip yazişan Sinemle Beyabani sonunda kavuşmuş(giggle)o kadar güzel sözler yazyorduki inanılmaz hoşuma gidiyordu turkçem az ama anliyordum.acaba nasıl biri diye çok merak ediyorum gerçekten.ilk görüşmemiz iptal olmuştu ikinci görüşme için randevulaştik ve o gün geldi sabah bana yazdiki içimde bir sıkıntı var diye.o saat geldi inanılmaz bir yağmur yağmaya başladı dediki bana taksi bulamıyorum bende geri dön ıslanmişsindir hasta olursun dedim.olsun seni görmem lazım dedi.o kadar güzel insansinki tanidigima çok ama çok mutlu oldum iyikide geldin.seninle sevişmek zevkliydi ateşli opuşmelerimiz unutulmaz.güzel hediyelerin içinde çok teşekkür ederim çok beğendim :* burdan yine bir kişiye teşekkür ederim onun sayesinde tanıştık kendisini çok severim:*Beyabanicim her zaman kapim açık sana biliyorsun bunu hoşca kal:* sevgiler.

N'aptın sen Sinem! Utandım bak şimdi... Dur, herkes okuyor :) Öpüşmek ne yaman eylem! İşteş fiillerin üstadesi de okur mu bu başlıktaki yorumları acep :) Ne de saf, masum bir dille yazmışsın, canım yaa! Her şerde bir hayır var, dedik ve iyi ki tanıştık. Çoban armağanlarını beğenmene memnun oldum. Unutmuşum; ıslanma, başka zaman görüşürüz diyecek kadar da şefkatlidir Sinemciğimiz.
Twitter'da da yazdım. Sinem'in kalbi salon salamanjedir, herkes sığar o minicik kocaman kalbine :)
Sevgiyle kal, Türkiye'de kal! Çok öptüm seni çoook!
 
SIRADAN Çevrimdışı
18 Eki 2018
131
19
Bu kullanıcıyla anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini lütfen unutmayın.
işlerim yoğun biraz..
Bu paylaşımı okuyup anlamam vakit alaçak..
Zira uzun yazmış beyabani
sakin bir kafayla okuyup düşüncelerimi yazarım..

Yazını okudum ustadım ...
Yaşadığın güzel anların çok güzel bir anlatımı olmuş..
Kalemine sağlık..
Buradan Sinem hanımada selamlar sunarım , forumun yükselen penberinden kendisi..
 
Bey Hude Çevrimdışı
18 Haz 2015
25
0
Cinsiyetiniz nedir?
Bu kullanıcıyla anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini lütfen unutmayın.
Yazını okudum ustadım ...
Yaşadığın güzel anların çok güzel bir anlatımı olmuş..
Kalemine sağlık..
Buradan Sinem hanımada selamlar sunarım , forumun yükselen penberinden kendisi..

Teşekkürler Sıradan kardeşim! Trio'mun önemli bir ismiydi Türkmen Sinem :) Kaprissiz, nazsız niyazsız performansı için bir kez daha teşekkürlerimle ısır, pardon, öperim :)
 
Çevrimdışı

Üye silindi 55882

N'aptın sen Sinem! Utandım bak şimdi... Dur, herkes okuyor :) Öpüşmek ne yaman eylem! İşteş fiillerin üstadesi de okur mu bu başlıktaki yorumları acep :) Ne de saf, masum bir dille yazmışsın, canım yaa! Her şerde bir hayır var, dedik ve iyi ki tanıştık. Çoban armağanlarını beğenmene memnun oldum. Unutmuşum; ıslanma, başka zaman görüşürüz diyecek kadar da şefkatlidir Sinemciğimiz.
Twitter'da da yazdım. Sinem'in kalbi salon salamanjedir, herkes sığar o minicik kocaman kalbine :)
Sevgiyle kal, Türkiye'de kal! Çok öptüm seni çoook!

Napmışım Beyabanicim o dudakları optugumu yazdim:$ ama sen beni ısırmışsin :DTurkiyede kalarmiyim belli değil.Teşekkürler cnm benim bende çok öptüm :*
 
Bey Hude Çevrimdışı
18 Haz 2015
25
0
Cinsiyetiniz nedir?
Bu kullanıcıyla anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini lütfen unutmayın.
Napmışım Beyabanicim o dudakları optugumu yazdim:$ ama sen beni ısırmışsin :DTurkiyede kalarmiyim belli değil.Teşekkürler cnm benim bende çok öptüm :*

Delirttin beni, içimdeki kurdu zaptedemedim :)
Ben teşekkür ederim asıl, çok çok öptüm seni canım benim!
 
Çevrimdışı
28 Eki 2009
68
6
Cinsiyetiniz nedir?
“Zap suyu derin akar/Sinem sinem mi sinem mi/Can alır yürek yakar/Sinem sinem mi sinem mi/Zap suyu geçit vermez/Sinem sinem mi sinem mi/Sırrına akıl ermez/Sinem sinem mi sinem mi”
Ne zaman bir yazı için PC’nin başına otursam koyacağım başlığı ölçüp biçer, tartarım; çünkü yazının başlığı çocuğa isim koymak kadar mühimdir nazarımda.

Müteveffa Nuray Hafiftaş ile özdeşleşmiş Van yöresine ait bu türküyü mırıldanıp durmuştum, Sinem ile takriben bir ayı bulan Twitter yazışmalarımız esnasında. Forum’un popüler ten terapistlerinden Türkmen güzeli Sinem’in beni vuran en önemli özelliği, geceleri DM’den tatlı tatlı mesajlaşmalarımıza gösterdiği sabırdır (happy)

Henüz tam anlamıyla sökemediği Türkçesiyle geceleri Twitter’da yazışmalarımız çok hoşuma gitmişti. Sağ olsun. “Ön sevişme”nin peşrevidir bir tür bu cilveli, işveli yazışmalar… Yüz yüze geldiğiniz anda bu yazışmalarla bir “asgari müşterek” oluşturduğunuz için ne konuşacağınızı bilemeden kekelememeniz için gayet olumlu bir basamaktır dozunda yazışmak, not edeyim.

Okuduğum yorumlardan az buçuk gözüm de korkmuştu hani! Bir “Vampirella” mıydı? Diller, dişler, ısırıklar gırlaydı yorumlarda… Görüşen arkadaşların aklını başından alan enerjisi, bende “performans kaygısı” dahi oluşturmuştu. Tüm bunların odağında “Yar Sinem mi” diyerek yola koyuldum.

Macar yönetmen Zoltan Fabri’nin Cehennemde İki Devre filminden ödünç alarak Sinem’le Cennette İki Devre demekte beis görmüyorum. Mola esnasında öpüşmeyen escort’lardan konuşurken yorgun gözleriyle bana bakıp şöyle dedi: Bu dudaklar öpülmez mi? Uyuyan minik devin geri dönüşüyle ikinci devrede sağlı sollu hücumlar, kontrataklar, VAR’a başvurulan pozisyonlar, derin ara pasları, forvetin azimli ve kararlı bir şekilde golü koklaması ve goooool! Maskülen, eril egemen bir anlayışın kadını metalaştıran diline her zaman karşı durdum! Teşbihte hata olmaz fehvasınca bu “futbol” metaforu, sadece “yatay”daki halimizi kafalarında canlandıracak arkadaşlara bunu hissettirebilme gayreti… Bu da yazının başlığının diğer hikâyesiydi ey hedonizm müritleri!

Şimdiii… Herkesin “kaçamak” gerekçesi farklıdır. Kimi iri memeye hasta kimi limon kıvamında olanına, kimi okkalı popoya kul kimi vurgun “oral'et" belasına… Kimi muhabbeti kıvamında olana mayna kimi direkt adamı uçurup yere konduruna… Bu fakir âdem ise kalkık kalın kaşın gölgelediği badem göze, minyon bedendeki harlı ateşe, benzer kültürel genlere sahip Türkmenistanlı bir kadının göçebe ruhundaki yankıya…

İlla ki “ön sevişme”nin peşrevi tatlı bir muhabbet… Bu fakirin olmazsa olmazı! Petting’i, necking’i cümle içinde kullanan var mı? Yok mu? Olsun. En fazla otuz dakikaya ayarlıdır gözler ve X-Ray olur ruhlar… Biraz çerez, şarap, likör veya her anın içkisi “yenilebilen ekmek” bira… Bir de ev sahibesi kendi elleriyle yiyecek bir şeyler de hazırlamışsa… Dersin ki “Incall candır, onu sevmeyen havyardır!”
Yoo, kare masada tuzsuz ayçekirdeği vardı sadece… Su içer misin, diye sordu. Suyumu gelirken içtiğimi söyledim. Zaten hava yağmurluydu. Ben almıştım dujjj... En doğalından (happy) Hooop! X-Ray’ler çalıştı. Altı yedi dakika sonra yanıma gelsene, dedim. Bacaklarını toplayıp oturdu yanıma… Sarıldım. Sokuldu iyice koynuma… Yumuşacıktı. Dudakları kaydı dudaklarıma… A-ha! İşte o meşhur ısırma! Dilime bonfile muamelesi yapılmakta… Kucağımda ileri geri fış fış kayıkçı oynarken kucakladım ve doğru Cennette İki Devre’nin stüdyosuna…

Kuş gibiydi. Kartal gibiydim. Jazz icracıları da böyledir. Sahneye çıkınca vahşi bir kedi gibi olurlar. The Cat: Beyabani! Üstteki futbol metaforunu okuyarak hayal gücünüzü çalıştırabilirsiniz… Kolay gelsin. Hani çoğu “görüşmeci” arkadaş, “o özel anlar bize kalsın” deyip teğet geçiyorlar ya… Okuyanlara bir faydam dokunsun isterim, amme hizmeti yapma mesuliyeti içindeyim: Tonlaması, kırık Türkçesi ile alın size "ilan ve reklam içerdiği için bu kelimeyi kullanmak yasaktır " deneyimi… Ki o sitede puanlama yapılır. Barış ağabey gibiyim: 10, 10, 10, 10… 40 puanla uğurluyorum Sinem’i (h)

Öpüşmeyi çok seviyor… Belki de beni bu denli şehvetli öptü, ben bilemiyor (happy) Dudaklarımın içi hâlâ yanıp duruyor… Ama ne tatlıdır bu sızlama ile yanma arası kamaşma… Sevişmeyi daha da çok seviyor. En azından benimle öyleydi... Aramızdan su sızmayacak kadar yakınken bana söylediği gibi: “İşimi yapıyorum”. Fazlasıyla yapıyor işini hem de! Öyle yap, şöyle yap demenize gerek yok. O takım ruhu içinde elinden geleni esirgemiyor zaten.

Kadın çiçek gibidir; tutmasını bilirsen güldür, bilmezsen diken olur… Partnerinize doğru dürüst davrandığınız takdirde sizi uçurmaması düşünülemez. Benim düsturum zevk/haz vermek olduğu için… Hele hele -kısa süreli bir beraberlik de olsa- sizden hoşlandıysa, kanı kaynamışsa… Sallar sallar vurur sizi duvara…

Üzerimde nemli ve sıcacık üs kurup da sağ elini açıp kırmızı ojeli parmaklarını göğsüme koyduğunda ve boynu arkaya düştüğünde Viyana da düştü… Apfelstrudel kasıklarımda düşten gerçeğe dönüştü! Bacaklarımın arasına kumral saçıyla perde kurdu, dudaklarının arasında büyüttü Jr. Elvis’i… Elvis bi' ölmedi be birader, içimde yaşıyor!

Sen de çok ve iyi yaşa Sinem, sen de mutlu yaşa!

Beyabani pota kutun dolu mesaj atamıyorum sana mümkünse bi kac soru sormak istiyordum
 
Tüm sayfalar yüklendi.

Forumdan daha fazla yararlanmak için giriş yapın yada üye olun!

Forumdan daha fazla yararlanmak için giriş yapın veya kayıt olun!

Kayıt ol

Forumda bir hesap oluşturmak tamamen ücretsizdir.

Şimdi kayıt ol
Giriş yap

Eğer bir hesabınız var ise lütfen giriş yapın

Giriş yap

Tema düzenleyici

Tema özelletirmeleri

Grafik arka planlar

Granit arka planlar